Edebiyat - Kitap
Gizemli İletişim: Kalbimizin Fısıltıları
Nazlı Canbalaban’ın yeni yazısı.
Kalbimizden söylediklerimiz, dilimizle doğru orantılı mıdır? Farkında bile değiliz ama gün içinde bazen yer altına kazıdığımız, bazen göklere uğurladığımız kimleri anıyoruz, kimlerle iletişim halindeyiz? Hepimiz birbirimize bağlı sarmalların içindeyiz. Fark etmeden görünen bir iletişim içinde olmasak bile, düşüncelerimiz, hislerimiz ile birbirimizle hep bir iletişim halindeyiz. Bunu çoğu zaman fark etmesek bile, umulmadık anda aklımıza gelen, görüşmediğimiz bir dost, bazen rüyalarımız aracılığıyla, bazen ise her an bizimle olan arkadaş, eş, dostumuzun düşündüğümüz şeyi söylemesi ya da istediğimiz bir şeyin bize gelmesi ile de fark edebiliriz bu eşzamanlılık kuramını.
Bazen kaybettiğimiz sevdiklerimiz, bir daha göremeyeceğimiz kişilerle bile her an iletişim içindedir. Bazen dedikleri bir söz, şen bir kahkaha karşılama, bazen kırıcı, vurucu anlar… Her ne olursa olsun, bu bağ hep sürmekte.
Evrenin getirdiği mesajları okumaya niyet eden her yürek, o özlemini çektiği ruhu eğer bulmak isterse, onu bir kuşun kanadındaki tüyde, bir çocuğun gülümsemesinde, sıcacık sokulgan bir kedide, belki ona bakan bir çift yürekte de pekala bulabilir.
Döngü bitmez,
hayat devam eder.
Kayıplar olur,
cenaze olur,
düğün olur,
hayat doğar. Ve bu döngü hep sürer.